| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | inquire about f. | sormak | ||
|
They inquired about his past experience. Geçmiş deneyimlerini sordular. More Sentences |
||||
| Phrasals | ||||
| Öbek Fiiller | inquire about f. | hakkında bilgi almak | ||
|
I would like to inquire about your services and prices. Hizmetleriniz ve fiyatlarınız hakkında bilgi almak istiyorum. More Sentences |
||||
| General | ||||
| Genel | inquire about f. | hakkında bilgi almak istemek | ||
| Phrasals | ||||
| Öbek Fiiller | inquire about f. | bilgi aramak | ||
| Öbek Fiiller | inquire about f. | bilgi edinmeye çalışmak | ||
| Öbek Fiiller | inquire about f. | hakkında bilgi edinmek | ||
| Öbek Fiiller | inquire about f. | sorup soruşturmak | ||
| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Phrasals | ||||
| Öbek Fiiller | inquire about (someone or something) [us] f. | (biri/bir şey) hakkında soru sormak | ||
|
I would like to inquire about your services and prices. Hizmetleriniz ve ücretleriniz hakkında soru sormak istiyorum. More Sentences |
||||
| Öbek Fiiller | inquire about (someone or something) [us] f. | (birini/bir şeyi) araştırmak | ||
|
Why have you not inquired about the cause of the defect? Neden kusurun nedenini araştırmadınız? More Sentences |
||||
| Öbek Fiiller | inquire about (someone or something) [us] f. | (biri/bir şey) hakkında bilgi almak istemek | ||
| Öbek Fiiller | inquire about (someone or something) [us] f. | (biri/bir şey) bilgi edinmeye çalışmak | ||
| Öbek Fiiller | inquire about (someone or something) [us] f. | (birini/bir şeyi) sorup soruşturmak | ||
| Öbek Fiiller | inquire about (someone or something) [us] f. | (birini/bir şeyi) soruşturmak | ||
| Ottoman Turkish | ||||
| Osmanlıca | inquire pryingly (about) f. | tecessüs etmek | ||
